| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | know someone from someone f. | birini başka birinden bilmek/tanımak |
| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Öbek Fiiller | know (someone or something) from (someone or something else) f. | (birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) ayırt etmek |
| Öbek Fiiller | know (someone or something) from (someone or something else) f. | (biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasındaki ayrımı yapabilmek |
| Colloquial | ||
| Konuşma Dili | know where someone is coming from f. | birinin maksadını bilmek |
| Konuşma Dili | know where someone is coming from f. | birinin ne demek istediğini bilmek |
| Konuşma Dili | know where someone is coming from f. | birinin niyetini bilmek |
| Konuşma Dili | know where someone is coming from f. | birini bir görüşe/eyleme iten davranışı bilmek |
| Konuşma Dili | know where someone is coming from f. | birinin bakış açısını bilmek |
| Idioms | ||
| Deyim | not know someone from adam f. | birisini hiç tanımamış/görmemiş olmak |
| Deyim | not know someone from eve f. | birisini hiç tanımamış/hiç görmemiş olmak |
| Deyim | not know (someone) from a bar of soap f. | hiç bilmemek |
| Deyim | not know (someone) from a bar of soap f. | hiç tanımamak |
